Eğitici Öyküler Dizisi, çocuklarımızın çevrelerini, doğayı tanımalarını, arkadaşlık ilişkilerini geliştirmeyi, dayanışma ve yardımlaşma duygularını ön plana çıkarmayı hedeflemektedir. Bunun yanı sıra meslekler, renkler, temizlik alışkanlıkları ve sağlık konularında da kazanımlar edinmeleri amaçlanmaktadır. Eğitici Öyküler Dizisi, birbirinden bağımsız, farklı temaları içeren 10 öykü kitabından oluşmaktadır. Her Kitap 16 sayfa
Dizide şu kitaplar yer almaktadır: 1. Bıcırık Tavşan 2. Eylül Renkleri Öğreniyor 3. Emir’in Dişleri 4. Ece Pazar Alışverişinde 5. Cingöz Sincap 6. Mertcan’ın Hastalığı 7. Elif Çiftlikte 8. Efe’nin Oyuncak Dünyası 9. Büyüyünce Ne Olacağım? 10. Sevimli Uçurtma
Öykülerin içeriği, bireysel farklılıklar düşünülerek farklı seviyelerde oluşturulmuştur. Kahramanlar aracılığıyla çocukların günlük yaşantılarında kaşılaştıkları olaylar, problemler, merak ettikleri ve toplumsal olaylar öyküleştirilerek verilmiştir. Öyküler dramatize etme, tahmin etme ve soru cevap yöntemlerinin kullanılması yoluyla farklı etkinlikler geliştirmeye de uygundur. Öykülerin içeriğinin farklı yöntemlerle verilmesi çocukların ilgisini çekmekte ve zaman zaman kendilerini olayların içindeymiş gibi hissetmelerini sağlamaktadır. Kitapların son sayfasında öykü ile ilgili sorulara yer verilmiştir. Çocuklar bu soruları cevaplandırarak dinlediklerini anlama, anladıklarını ifade etme ve özetleme becerilerini de kazanacaklardır.
Bıcırık Tavşan Resim yapmayı çok seven Bıcırık Tavşan, bir gün boya kalemlerini ve resim defterini alarak bahçede resim yapmaya karar verir. Resim yaparken tanıştığı beneli kelebekle birlikte mevsimlerin özelliklerini birbirlerine sorarak dört mevsimi anlatan resimler yaparlar.
Eylül Renkleri Öğreniyor Meraklı Eylül, babasından izin alarak evlerinin deposuna iner. Depodaki boya kutularını açarak fırçayı eline alır. Boya kutularına batırdığı fırçası ile duvarı boyarken farklı renklerin oluştuğunu görür. Durumu anlayamayarak annesinden yardım ister. Ana renklerin karışımından ara renklerin nasıl oluştuğunu deneyerek öğrenir.
Emir’in Dişleri Emir, çikolata ve şeker yemeyi çok seviyormuş. Fakat dişlerini fırçalamıyormuş. Bu durumdan şikayetçi olan dişleri, bir gece Emir’in rüyasına girerek konuşmaya başlamışlar. Sonuçta Emir’i terk etmeye karar vermişler. Heyecanla uyanan Emir dişlerini fırçalayarak dişlerine iyi bakacağına söz vermiş.
Ece Pazar Alışverişinde Yemek yemeyi sevmeyen Ece, sık sık hasta olmaktadır. Rüyasında yiyecekler Ece’ye ne işe yaradıklarını anlatırlar. Ece gördüğü rüyayı annesine anlatır. Annesi, Ece’ye pazar alışverişini birlikte yapmayı teklif eder. Annesi ile pazara giden Ece alışverişte alacakları yiyecekleri kendi seçerek vücudumuzda ne işe yaradığını anlatıyor. Kitapta nezaket kuralları, nasıl alışveriş yapıldığı, satıcıya para verme, para üstü alma, pazarda nelerin bulunduğu gibi konular da işleniyor.
Cingöz Sincap Kendini beğenmiş, yaptığı yaramazlıklar sonucunda ormanda hiçbir hayvan tarafından sevilmeyen bir sincabın öyküsü anlatılıyor. Cingöz Sincap, yine bir gün yaptığı yaramazlıklarla ormandaki hayvanları kızdırır. Fakat o gün başına bir kaza gelir ve çaresiz kalır. Durumunu gören ormandaki hayvanlar onun yardımına koşarlar. Cingöz Sincap, arkadaşlarının kendisi için çabaladıklarını görünce yaptıklarından pişman olur.
Mertcan’ın Hastalığı Mertcan, arkadaşlarıyla parkta oyun oynayıp eve geldiğinde çok acıkmış oluyor, hemen mutfağa giriyormuş. Annesi ellerini sabunla yıkadıktan sonra yemek yemesini söylemesine rağmen o, sabun kullanmadan ellerini suya tutup öyle yemek yiyormuş. Bir akşam karın ağrısından uyuyamayan Mertcan’ı ailesi hastaneye götürür. Yapılan tetkikler sonucunda karın ağrısının, ellerindeki görünmeyen mikropların yol açtığı enfeksiyondan kaynaklandığı ortaya çıkar. Hastanede nelerin yapıldığını, hastalığın nasıl tespit edildiğini ve tedavisinin nasıl yapıldığını anlatan bir öykü.
Elif Çiftlikte Babası, bir hafta sonu Elif’i Hasan amcasının çiftliğine götürür. Elif çiftlikte, atlar, kuzular, tavuklar, ördekler, inekler ve köpeklerle çok güzel bir gün geçirir. Elif, bu arada hayvanlara nasıl bakılacağını ve nasıl davranılacağını da öğrenir.
Efe’nin Oyuncak Dünyası Efe, doğum gününde babasının hediye ettiği oyuncak treni çok seviyor, sürekli onunla oynuyordu. Diğer oyuncaklarıyla hiç ilgilenmiyor, onları dağınık bırakıyor, sağa sola fırlatıyordu. Bir gece Efe’nin rüyasına giren diğer oyuncaklar kendileri ile oynamak istemeyen Efe ile oynamak istemediklerini ve kendisinden şikayetçi olduklarını dile getirirler. Yaptıklarından pişman olan Efe, uyandığında diğer oyuncaklarını toplar, kırık olanları tamir eder.
Büyüyünce Ne Olacağım? Ezgi, bir gün okuldan düşünceli bir şekilde eve gelir. Öğretmeninin okulda sorduğu “Büyüyünce ne olmak istiyorsun?” sorusu kafasına takılmıştır. Annesi, Ezgi’nin sorununu fark eder; meslek seçimi ile ilgili bir oyun oynamayı teklif eder. Ezgi, gözlerini kapatarak kanepeye uzanır. Annesinin söylediği meslekleri hayalinde canlandırır. Oyun bittiğinde Ezgi ne olmak istediğine karar vermiştir bile...
Sevimli Uçurtma Havanın rüzgârlı olduğu bir gün Erdem uçurtmasını uçurur. Sevimli uçurtma, rüzgârın etkisi ile iyice yükseklere çıkar. Yanından geçen kuşlara, bulutlara ve uçağa özenerek onlar gibi hızlı uçmak ister. Hızlı uçmak için ipini zorlar, sonunda ip kopar. Sevimli uçurtma yere düşmeye başlar. Bu sırada buluttan, kuşlardan ve uçaktan yardım ister. Sonunda bir ağacın dallarına asılı kalır
|